İGAM Başkanı Metin Çorabatır:
“İGAM’ın, yüreği mültecilere destek verme arzusuyla dolu herkese kapılarını açık tutma felsefesi, aynı zamanda İGAM Akademi’nin de ilkesidir”
(İGAM Başkanı Metin Çorabatır’ın İGAM Akademi’nin Geçici Koruma Yönetmeliği’nin yıldönümü nedeniyle düzenlediği konferanstaki açılış konuşması)
Çok değerli konuklar, İGAMTV’nin kıymetli izleyicileri…
Sekiz yıl önce iltica ve göç araştırmaları merkezi İGAM’ı kurduk.
2013’te kurulmasına karşılık hazırlıklar, 2010’ların öncesine gider.
2011’de Suriye krizi başladığında Türkiye’de sığınma alanında çalışan sivil toplum örgütü sayısı 10-15’i geçmiyordu. Bu kuruluşların bir bölümü uluslararası koruma alanında çalışıyordu…bir kısmı inanç temelli STK idi ve Türkiye’deki mültecilere daha çok ayni destekler sağlıyordu. Üçüncü bir grup da hizmet örgütleri diyebileceğimiz kuruluşlardı. Bunlar, mülteci gruplarının sorunlarının çözümünde UNHCR’ın faaliyetlerini desteklemeye çalışıyorlardı.
Uzun yıllar çalıştığım Birleşmiş Milletlerden emekli olmadan birkaç sene öncesinden, az sayıda arkadaşla yaptığımız görüşmelerde, araştırma yapacak, politika önerileri geliştirecek bir STK’nın boşluğunu tesbit ettik. İGAM fikri bu boşluğu doldurmak amacıyla gelişti. Kurulması için benim yaş haddinden emekli olmamı bekledik.
Ancak 2013’te IGAM’ı kurduğumuzda Türkiye sırf kendi tarihinin değil 2. dünya savaşı sonrası dönemde dünyadaki en büyük mülteci akınlarından biriyle karşı karşıya kalmıştı.
Son sekiz yıl içinde İGAM hedeflerine uygun önemli araştırmalar ve yayınlar yaptı. Ama artan mülteci sorunları ve fon ihtiyaçları, bizi giderek daha fazla operasyonel projelere yöneltti. Korumadan, eğitime, ağ kurmaktan sosyal uyuma, geçim kaynaklarından psiko sosyal desteğe, nefret söylemiyle mücadeleye kadar ihtiyaç duyulan her alana girmek zorunda kaldık. Hatta Covid-19 krizi nedeniyle, UNHCR ve ECHO-World Vision ortaklığında sınırlı da olsa maddi destekler sağladık.
İGAM olarak kuruluşumuzun üçüncü yılından itibaren her yıl “retreat” dediğimiz stratejik değerlendirme toplantıları düzenliyoruz. Sekizinci yılımız için Şubat ayında gerçekleştirdiğimiz dördüncü reatreatimizde, 2020, 2021 ve ötesi için stratejilerimizi tartıştık.
Küresel Mülteci Mutabakatı ve Bölgesel Mülteci D(ayanıklığı planları (3 RP), çerçevesinde, veriye dayalı projelerin artan önemini dikkate alarak, 2020-2021 de araştırmalara yeniden ağırlık verme kararına vardık. İGAM Akademi’nin kuurlma fikri burada oluştu. Koşulların bizi başlangıçtaki hedeflerimizden bir ölçüde uzaklaştırdığı ve operasyonel bir STK’ya dönüştürdüğü ortadaydı. Yeni hedefler yönünde ilerlemeyi sürdürmekle beraber, orjinal hedefimiz olan araştırma faaliyetlerimizi güçlendirmemiz gerekiyordu. Bu alana 1990’lardan bu yana emek veren değerli akademisyen hocalarımızla konuyu tartıştık. İGAM Başkan Yardımcısı Sevgili Profesör Dr. Murat Erdoğan ile konuyu değerlendirdik. Diğer hocalarımızla bir seri toplantılar gerçekleştirdik. İsmimizi Sevgili Murat Erdoğan önerdi; “İGAM Akademi..”
Şubat ayı Strateji toplantımızda aldığımız birçok karardan birisi de bir büyük konferans düzenlemek olmuştu. Bugünkü konferansımız bu strateji toplantımızın sonuçlarından birisidir. Etkili bir farkındalık yaratmak amacıyla Geçici Koruma Yönetmeliği’nin Resmi Gazete’de yayınlandığı 22 Ekim 2014’ün altıncı yılında ve Suriye krizinin 10. yılında Yönetmeliği tartışma masasına getirmeyi kararlaştırdık.
Daha sonra kurulan İGAM Akademi olarak öncül faaliyetler listesinin başına da 22 Ekim Geçici Koruma Yönetmeliği Konferansını koyduk.
Umarım, tüm gün sürecek bu konferansta ortaya atılacak fikirler, eleştiriler, öneriler, ülkemize ve ülkemizin 10 yıldır misafir ettiği 3.7 milyon Suriyeli mülteciye yarar sağlayacaktır.
Sözlerimi noktalamadan önce bir iki konuya da değinmek istiyorum:
Birincisi İGAM Akademi’nin felsefesiyle ilgili: Başkanımız Murat Erdoğan’ın liderliğinde önemli bir boşluğu doldururken, İGAM’ın, yüreği mültecilere destek verme arzusuyla dolu herkese kapılarını açık tutan felsefesinin, İGAM Akademi’nin de ilkesi olalacağıdır. Her disiplinden; profesörden, ders ödevi hazırlayan üniversite öğrencisine kadar herkesi kapsamayı arzu ediyoruz. Türkiye’de hızla gelişen, büyüyen bu entelektüel gücü, uluslararası mülteci rejiminin ilerlemesi için mobilize edeceğiz.
İkincisi, bu konferansın başlığını “Geçici Koruma Yönetmeliğinin yıldönümünde Türkiye’de mülteci olmak” şeklinde koymamıza rağmen, maalesef konuşmacı olarak mültecilere söz hakkı vermedik. Bence bu temelde bir akıl tutulmasıydı. Ben İGAM Başkanı olarak bu ihmalden dolayı özür diliyorum.
Üçüncüsü, bugün alanın çok değerli hocaları Geçici Koruma yönetmeliğini tartışırken, kişisel okumalarını bizlerle paylaşacaklar. Bu görüşler doğal olarak konuşmacılarımızın görüşlerini yansıtacak ve ne kurumlarını, ne de İGAM’ı bağlayacak.
Dördüncüsü, sunumları yazılı olarak İGAM’ın sitesinde yayınlayacağız. Ayrıca, İGAMTV’de kaydedilen bu yayın istenilen zamanda izlenebilecek.
Son olarak konferansın gerçekleşmesi için büyük bir emek ortaya kondu. Başta Murat Erdoğan ve Nihal Eminoğlu hocalarımız, İGAM gönüllülerimiz Gizem Bozer, Anıl Adadıoğlu ve iletişim sorumlumuz Nurhan Yönezer ile emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.
Hep beraber, tartışacağımız, öğreneceğimiz bu konferansa hoşgeldiniz…
